5 Kasım 2013 Salı

Gümüşlük'te İki Gün

Bulutların üstü o kadar düz ki, Grönland'ın buzdan sonsuzluğunu geçiyor gibiyim.Yaşamak istediğim yerden yaşadığım yere 'düşüşü' ancak böyle ulu bir boşluk yumuşatabilirdi zaten.

İçecek servisindeki hostesin yüzüme baka baka beni pas geçmesi de gösteriyor ki aslında bu uçakta ben yokum, sadece bavulum var; bense yeşille mavinin ortasında, begonvilli kapıların arkasında kalmışım...

Bir yerde yaşamak istemek 'hayal' mi? Gözümde büyüttüğüm, denemeye korktuğum, ödümü patlatan o şey neyse, benim 'hayal' ürünüm olmasın? Beton ve plastiğin, tüm sıkışıklığı ve boğulmuşluğu ile gri bir enerjinin içinde debeleniyorsam, kontrolsüz gücümden korkuyor, asabi hallerden çıkamıyorsam, ve de çocuklarım bu enerjiyi paratonel gibi çekerek büyüyorsa, başka bir yerde yaşamak ancak 'hedef' olabilir, 'hayal' değil.






 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder